Patlamış mısırlarınız hazırsa sinemanın sonsuza dek sürecek yolculuğuna bir göz atalım mı?
Kocaman ekranlarda izlediğimiz aksiyon filmleri, evde kucağımıza aldığımız koca patlamış mısırlarımız ile izlediğimiz duygusal romantik filmler…
Bizi kısa süreliğine de olsa gerçek hayattan sıyırıp hayallerimize gönderen bu filmlerin tarihi çok eskilere dayanıyor.
7. Sanat olarak adlandırılan sinemanın hayata geçişi 1830’lu yıllara dayanıyor ve bu yıllarda ilk hareketli görüntüler elde edilmiş.
1870’li yıllarda ilk ardışık hareketli fotoğrafların bulunup geliştirilmesi ise İngiliz bir fotoğrafçı olan Muybridge tarafından yapılmıştır. Muybridge'ın geliştirdiği ‘’Zoepraksinoskop’’ adlı aygıt tarihin ilk sinema kamerası olarak bilinmekte.
İlerleyen zamanlarda yapılan çalışmalar, ilk film görüntüleme makinesinin ortaya çıkmasını sağlamıştır. Bu sayede sadece 2 saniye süren ilk sinema filmi ‘’Roundhay Garden Scene’’ 1888 yılında Fransız mucit Le Prince tarafından çekilmiştir.
1890’lı yıllara baktığımızda bu yıllarda adını fazlasıyla duyduğumuz Edison ve Dickson sinemaya el atıyor. Edison ve Dickson kafa kafaya verip ‘’Kinetoskop’’ denen bir makine geliştirmişler. Kinetoskop’un üzerinde bulunan ufacık delikten bakan kişi ardışık bir film şeridi görmekte. Edison bu makine sayesinde dünyanın ilk film stüdyosu olan ‘’Black Maria’’yı kurmuş.
Tarihin uzun soluklu ilk sinema filmi ise 1895 yılında ‘’Bir Trenin La Ciotat Garına Gelişi’’ adlı film ile Paris sokaklarında halka sunulmuş. Bu film, beyazperdede oynayan karakterde kendimizi bulduğumuz ilk film olarak tarihe geçmiştir.
Son olarak 1900’lü yıllara bakarsak ilk komedi filminin bu yıllarda çekildiğini görüyoruz. Komedi filmini hemen ardından takip eden bir film daha var. Bu film hepimizin çok iyi bildiği bir kitaptan uyarlama. Jules Verne’in aynı adlı romanından uyarlanmış olan ‘’Ay’a Yolculuk’’ sinema tarihinin ilk senaryolu ve ilk bilim kurgu filmi olarak hafızalara kazındı.
Hepimizi uçsuz bucaksız hayallere sürükleyen bir sinema tarihi...
Comments